Deri ve deri ürünleri sektörü, 1990’lı yıllarda dağılan Doğu Bloğu ülkelerinden gelen talep ve yoğun bavul ticareti neticesinde üretim ve ihracat açısından önemli bir gelişme göstermiştir. Bu süreç, sektörde büyük yatırımların yapılmasına ve dolayısıyla kapasite artışına neden olmuştur. Başta Rusya Federasyonu olmak üzere bu bölgedeki ülkelerden hemen her kalitedeki ürüne gelen yoğun talep ve yüksek kar marjı diğer pazarların göz ardı edilmesine yol açmıştır. Daha sonra 1997 yılı Asya krizi ve 1998’de Rusya Federasyonu’nda yaşanan ekonomik kriz sektörün darbe almasına neden olmuş, bu süreci 2001 yılında ülkemizde yaşanan finansal kriz takip etmiş ve sektörde ciddi bir daralma yaşanmıştır. Her ne kadar 2003 yılında Uzakdoğu’da yaşanan SARS (Ağır Akut Yolu Solunum Yetersizliği Sendromu) vakaları nedeniyle dünya ülkelerinin Uzakdoğu siparişlerini kesmesiyle oluşan boşluktan faydalanmış olsa da, Türk deri ve deri ürünleri sektörü, ülkenin ekonomik durumu ve gelişmeleri ile birlikte kendi içinde barındırdığı sorunlar nedeniyle arzu edilen gelişmeyi henüz sağlayamamıştır. Eskiden giyinme ihtiyacını karşılamaya yönelik bir ihtiyaç maddesi konumunda olan deri ürünleri, günümüzde doğal görünümü, sağlığa uygunluğu, soğuktan korumasının yanı sıra, süs, prestij ya da sosyal statü göstergesi olarak da tüketime konu olmaktadır. Bugün Türk deri ve deri ürünleri sektörü sanayi imalatının % 2,5’ini, istihdamın % 1,5’ini ve sanayi ürünleri ihracatının % 1,2 sini karşılamaktadır. Dünya dış ticaretinde önemli bir unsur olan deri ve deri mamulleri ihracatımızın son 5 yıllık gelişimi değerlendirildiğinde ülkemiz ihracatında ortalama % 1 pay sahibi olduğu görülmektedir. Türk Deri ve Deri Ürünleri Sektörü: Deri ve deri ürünleri sektörünün temel girdisi ham deridir. Ülkemizde önemli bir yere sahip olan hayvancılık sektöründe yaşanan olumsuz gelişmeler deri sektörünü de etkilemektedir. Son yıllarda hayvan varlığımızdaki sayısal düşüş ve aslında yan ürün olan ham derinin de yıllardan beri standart bir şekilde elde edilememesi, kesim ve yüzüm hataları, istifleme ve toplama hataları, uygun olmayan şartlarda nakliyesi gibi nedenler kaliteli ham madde ve dolayısıyla kaliteli deri ürünü elde edilmesinin önündeki en temel nedenlerdendir. Deri ve deri ürünleri sektörü esas itibariyle 5 alt sektörden oluşmaktadır. Bu alt sektörler;
Deri İşleme (Tabakhane)
Deri Konfeksiyon
Deri Saraciye
Ayakkabı ve ayakkabı yan sanayi
Deri Kimyasallarıdır.
Bu sektör aynı zamanda emek yoğun bir sektör olarak da bilinir ve önemli bir istihdam kaynağıdır.Dolayısı ile bu sektörün canlı kalabilmesi ve globalleşen dünyamızda rakipleri ile rekabet edebilmesinin en önemli unsuru Kalite dir.Bahsidilen Kalite personel temininden , makina ekipman ve ham madde teminine kadar ve nihayetinde sevkiyat ve hatta satış sonrası bazı hizmetlere kadar entegre ve bir bütün olarak ele alınmalı ve işletmeler yapısını bu temelde oluşturmalıdır.Bu anlatımda geçen konuların hemen hepsini içine alan ISO 9001 Kalite yönetim sistemi gibi uluslararası bir standart ta hazır bulunduğuna göre geriye kalan işte bu standartı temel olarak işletmelerinde oturtup felsefesinde de yer aldığı gibi stabil kalmayıp sürekli işletmeyi iyiye götürmek için adımlar atılmalıdır.